Başarıyla bir “yapay” görme biçimi yaratarak.
İlk insanlar son derece yetenekli avcılardı, bu yüzden görsel sistemlerimizin av sayımızı maksimize etmek için evrimleşmesi doğaldır – değişmeyen bir manzara pek ilgi çekici olmasa da, çayırlardan sıçrayan bir geyik beynin görsel korteksini tamamen alevlendirirdi. Bir kişi kör olduğunda, beynin bu kısmı genellikle zarar görmez, ancak gözlerden herhangi bir bilgi almadığı için pek de işe yaramaz.
Harekete verilen bu nöral vurgu, kör insanlar için görüşü geri kazanmanın anahtarı olabilir, bu nedenle, bu bağlantıdan ilham alan bir araştırma ekibi, gözü pas geçerek beynin görsel korteksini bir cihazla doğrudan harekete geçirip algılanabilir görüntüler üretti.
Bu tekniği kullanan dönüm noktası çalışmada, kör bir katılımcı harfleri ve şekillerin siluetlerini tanıyabildi.
Beyin İmplantı ile ‘Görmek’
Yakın zamanda The Journal of Clinical Investigation’da yayınlanan bir makalede ayrıntılı olarak açıklanan deneysel cihaz, bir çift gözlüğe takılan öne dönük bir “yapay retina” içeriyor. Cihaz, gözlüğün önündeki görme alanından gelen ışığı algılar ve bunu elektrik sinyallerine dönüştürür. Bunlar daha sonra, görsel korteksteki nöronların elektriksel aktivitesini uyarmak ve denetlemek için kullanıcının beynine implante edilen 96 mikro elektrottan oluşan üç boyutlu bir matrise gönderilir. Minik elektrotların her biri 1,5 mm uzunluğunda ve implant sadece 4 mm genişliğindedir. Beyne nüfuz ettikleri için görsel korteksteki nöronların elektriksel aktivitesini hem aktive edebilir hem de denetleyebilirler. Işık örüntüleri, uyarılan yapay retinaya iletilir ve bireyin bunları algılamasını sağlar.
Bu cihaz, sistemin 1.000 elektrotlu versiyonuyla primatlar üzerinde başarıyla test edilirken, hayvanlar kör değildi bu da cihazın etkinliği konusunda tartışmalara neden olmuştu. Ancak, İspanya’nın Miguel Hernández Üniversitesi’nden bir ekip yakın zamanda, mevcut versiyonu neredeyse 16 yıldır kör olan 57 yaşındaki bir kadın üzerinde test etti.
Kadın, cihaz tarafından üretilen görselleri anlamayı öğrendiği bir eğitim döneminden sonra harfleri ve belirli bilgilerin ana hatlarını tanıyabildi.
Çalışmanın bir diğer önemli sonucu, implantın beyin korteksinin işlevini hiçbir şekilde bozmaması ve yakındaki hedef olmayan nöronları aktive etmemesiydi. Ayrıca, beynin yüzeyine yerleştirilen aynı elektrot dizileriyle karşılaştırıldığında, implant çok daha az elektrik akımı gerektiriyor ve bu da onu potansiyel olarak daha güvenli hale getiriyor.
İmplantasyondan altı ay sonra cihaz çıkarıldı ve bugün bildirilen gelişmeler dünya çapında binlerce kör bireye umut veriyor. Teknolojinin geliştirilmesi biraz zaman alacak olsa da, daha fazla deney yapılıyor ve bu deneyler daha karmaşık görsellere ulaşmak için aynı anda daha fazla sayıda nöronun uyarılmasını içerecek.
Orijinal makale: Interesting Engineering