Alexander Graham Bell (1847-1922) telefonun mucidi olarak bilinir. Bell’in telefonu icat etmesinde ve onla ünlü olmasında hayatındaki iki işitme engelli kadının rolü büyüktür. Bell’in ses ve akustiğe olan tutkusu annesi ile başladı. Bell’in annesi o daha 12 yaşındayken işitme duyusunu kaybetmeye başlamıştı. Bu, Bell’i çok etkilemiş, annesine sesini duyurmak amacıyla deneyler yapmaya başlamıştı. Daha sonra işitme engelliler üstüne bir okul kuran Bell burada çok sayıda öğrenciye dersler verdi. Okulda tanıştığı işitme engelli öğrencisi Mabel Hubbard ile evlendi. Bell’in buluşunun ünlü olmasında Mabel’in rolü büyüktür. 1876 yılında Bell telefonu daha yeni icat ettiği zaman öğretmendi. Ders ve sınav yoğunluğu sebebiyle o yıl Philadelphia’da düzenlenecek olan önemli bir patent fuarına katılacak vakti yoktu. Bundan dolayı gitmeyi düşünmüyordu. Ancak eşi ondan gizli bilet almış, çantasını hazırlamış ve habersiz bir şekilde onu Boston garına götürmüştü. Orada Bell’i zorla trene bindirip fuara yollamıştı. Bu fuara katılmasından sonra telefon büyük bir girişim başarısı olmuş ve Bell kısa süre içerisinde zengin olmuştu. Bell 2 Ağustos 1922 yılında, gece 2’de karısının kollarında hayatını kaybetti. Karısı “Lütfen beni bırakma diye yalvardı”, Bell hayır anlamında başını sallayıp hayatını kaybetti. Eşi de hemen hemen bir yıl sonra hayatını kaybetti, külleri Bell’in ölüm yıl dönümü ve saatinde, Bell’in mezarına serpildi.