Nöronların DNA’larını kopyalama becerisi bulunmuyor. Bu nedenle, onlar sürekli olarak genomlarına gelen hasarları onarmak üzerinde çalışıyorlar. Şimdi, Salk Enstitüsü’nde görevli bilim insanları tarafından yapılan yeni bir çalışma bu onarımların rastgele olmadığını; bunların nöral kimlik ve işlevde kritik bir rol oynuyor gibi görünen belirli genetik “sıcak noktaları” korumaya odaklandığını buldu.
Science’da yayınlanan çalışma, yaşlanma ve nörodejenerasyonla ilgili genetik yapılar hakkında yeni bilgiler sağlıyor ve Alzheimer, Parkinson ve yaşa bağlı başka demans hastalıkları için potansiyel yeni tedavi yöntemlerinin geliştirilmesine olanak tanıyabilir.
Araştırmacılardan Rusty Gage, “Bu çalışma ilk kez, nöronların onarmak için öncelik verdiği genom bölümleri olduğunu gösteriyor,” diyor.
Nöronların genom sağlığını nasıl koruduklarını incelemek için, araştırmacılar Repair-sec adını verdikleri yeni bir yöntem geliştirdiler. Ekip kök hücrelerden nöronlar üretti ve onları DNA için yapı taşları olarak işlev gören moleküller olan sentetik nükleozidlerle besledi. Bu yapay nükleozidler DNA dizileme yoluyla bulunabiliyor ve görüntülenebiliyordu ve nöronların normal hücresel süreçlerle hasar gören DNA’da onarımlar yapmak için onları nerede kullandığı görüldü. Bilim insanları bir miktar önceliklendirme görmeyi bekleseler de, nöronların genomun belirli bölümlerini korumak üzerinde ne kadar odaklı olduklarını görmek onları şaşırttı.
Yaklaşık 65,000 Sıcak Nokta Bulundu
Araştırmacılardan Dylan Reid, “Biz çok net, iyi tanımlanmış onarım bölgeleri gördük. Bu ‘sıcak noktalar’ üzerindeki proteinler nörodejeneratif hastalıklarla ilişkili ve ayrıca bu bölgeler de yaşlanmayla bağlantılı,” diyor.
Araştırmacılar nöronal genomun yüzde 2’si civarını kapsayan yaklaşık 65,000 sıcak nokta buldular. Bu bölgelerin birçoğunun, hücreler DNA’ya hasar veren etkenlere tabi tutulduğunda oldukça sabit olduğu ve en kararlı DNA onarım sıcak noktalarının da kimyasal etiketlerin bağlandığı (metilasyon) ve nöronal yaşı tahmin etmekte en iyi olan bölgelerle kuvvetli bir şekilde ilişkili olduğu görüldü.
Reid, “Biz yaklaşımı hasarı aramaktan onarımı aramaya çevirdik ve bu nedenle bu sıcak noktaları bulabildik. Bu gerçekten de, en sonunda bizim sinir sistemindeki nöronları anlama şeklimizi değiştirebilecek olan yeni bir biyoloji ve biz bunları ne kadar çok anlarsak, yaşa bağlı hastalıklar için tedavi yöntemleri geliştirmeye de o kadar dikkat edebiliriz,” diyor.
Orijinal makale: Science Daily