Neurology dergisinde online olarak yayınlanan 44 yıllık uzun süreli bir nüfus çalışmasına göre, orta yaşta yüksek kardiyovasküler fitness yapan kadınların, makul oranda fit olan kadınlara kıyasla demansa yakalanma olasılığının %88 daha az olduğu, demans hastası olsalar bile bunun diğerlerine oranla on yıllar sonra gerçekleştiği görüldü. Yüksek ölçüde fit olan kadınlarda diğerlerine göre 11 yıl sonra demans gelişimi gerçekleşti.
İsveç’teki Gothenburg Üniversitesi’nden, makalenin baş yazarı olan Dr. Helena Hörder şu ifadeleri kullandı: “Bulgularımız heyecan verici. Çünkü kardiyovasküler fitness orta yaştaki insanların demans geliştirmelerini geciktirebilir; hatta önleyebilir.”
Çalışma için, 1968 yılında 38-60 yaş arası 1.462 İsveçli kadın incelendi. Bunlardan 191 kadını kapsayan sistematik bir alt örnek, en yüksek kardiyovasküler seviyeleri ölçmek için, denekleri yorgunluktan tükenene kadar bisiklet egzersiz testine tabi tuttu. Ortalama maksimum iş yükü 103 watt olarak ölçüldü. Toplamda 40 kadın, yüksek kondisyon seviyesi veya 120 watt ya da daha yüksek kriterleri karşıladı.
Orta fitness kategorisinde toplam 92 kadın vardı; 80 watt ya da daha az bir maksimum iş yükü olarak tanımlanan, ya da yüksek tansiyon, göğüs ağrısı veya diğer kardiyovasküler problemler nedeniyle egzersiz testlerinin durdurulduğu düşük kondisyon kategorisinde ise 59 kadın vardı.
Sonraki 44 yıl boyunca kadınlar demans için altı kez test edildi (1974, 1980, 1992, 2000, 2005 ve 2009). Bu süre boyunca, kadınların 44’ünde demans gelişimi tespit edildi.
Fit Olan Kadınların Demans’a Yakalanma Olasılığı %88 Daha Az
Orta derecede fit kadınların % 25’ine ve düşük oranda fit olan kadınların% 32’sine kıyasla, son derece fit olan kadınların yaklaşık% 5’inde demans gelişimi gözlemlendi.
Son derece fit olan kadınların demansa yakalanma olasılığı da orta derecede fit olan kadınlardan % 88 daha azdı.
Problemlerden dolayı egzersiz testini yarıda bırakmak zorunda kalan kadınların %45’inde on yıllar sonra demans gelişimi görüldü.
Konuyla ilgili olarak “Bu durum, orta yaş döneminde meydana gelen negatif kardiyovasküler süreçlerin ileriki yıllarda demans riskini artırabileceğini gösteriyor. Fakat bu çalışma kardiyovasküler fitness ile demans arasında bir sebep-sonuç olduğunu göstermiyor; sadece bir ilişki gösteriyor.” diyen Hörder, “Çalışmanın sınırlılıkları arasında, hepsi İsveçli olan nispeten az sayıda kadın bulunmaktadır, bu yüzden sonuçlar diğer toplumlara uygulanamayabilir. Ayrıca, kadınların fitness seviyesi sadece bir kez ölçüldü, ve fit olma durumları ile ilgili olarak zaman içinde herhangi bir değişikliğe uğrayıp uğramadıkları da takip edilmedi, ” şeklinde bir açıklamayı da sözlerine ekledi.
Son olarak Hörder, geliştirilmiş kondisyonun demans riski üzerinde olumlu bir etkisinin olup olmadığını görmek ve ayrıca yaşam boyu yüksek fitness seviyesinin ne kadar önemli olduğunu anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunu belirtti.
Kaynak: Sci-News
