UC San Diego ve San Diego Eyalet Üniversitesi’nden bir araştırma ekibi, filmlerde izleyiciye doğru yaklaşan nesnelerin fiziksel olarak “dokunabilmesini” sağlayan 4-D Goggle gözlük geliştirdi.
Cihaz, yaklaşan bir nesnenin, beynin görme ve dokunma duyularını entegre edebilen ve çoklu duygusal entegrasyonun algısal ve nöral mekanizmalarını anlamaya yardımcı olacak bir beyin haritası oluşturmak için nörobilim uzmanları tarafından yürütülen bir çalışmanın temelinde geliştirildi.
Ancak araştırmacılar, cihazın daha fazla kullanım amacı olduğunu söylediler: Cihaz, film, müzik, oyunlar ya da sanal gerçeklik gibi eğlence içerikleri ile senkronize olabiliyor ve yüzümüzün yan kısımlarındaki gelişmiş çoklu duyusal efektler sayesinde görülen cismin varlığı da hissedilebiliyor.
Bu yeni gelişme 6 Şubat’ta Human Brain Mapping dergisinde UC San Diego Nöral Programlama Enstitüsü’nden RuCe-Song Huang ile Ching-fu Chen ve University College of London Nörogörüntüleme Bölümü Eski Bölüm Başkanı Martin Sereno tarafından online olarak yayınlanan bir makalede açıklandı.
Makalenin baş yazarı Huang, “Günlük hayatta çok yönlü duyular sayesinde çevremizdeki dünyayı algılayıp etkileşim kuruyoruz” dedi. “Yaklaşan bir nesne bir gözlemcide görsel, işitsel ve dokunsal sinyaller üretse de, bunları ilk olarak William James’in “çiçek açan bir uğultu karmaşası” şeklinde tarif ettiği dünyanın geri kalanından ayırt edilmelidir. Yaklaşan tehlikeleri tespit etmek ve önlemek için, çoklu duyu alanındaki belirsiz sinyalleri zaman ve mekan olarak bütünleştirip analiz etmek ve ikisinin de aynı kaynaktan gelip gelmediğini tespit etmek önemlidir.”
Yapılan deneylerde denekler, sanal olarak simüle edilmiş yaklaşmakta olan bir top ile yüzün aynı tarafına püskürtülen hava arasındaki özek senkronizasyonu değerlendirdiler. Topun hareket etmeye başlaması ile püskürtülen havanın hissedilmesi (100 milisaniyelik bir gecikmeyle) neredeyse eş zamanlıydı. Buna rağmen püskürtülen hava yaklaşmakta olan top ile tamamen senkronize olmuş şekilde algılanmadı.
800 ila 1,000 milisaniyelik bir gecikmeyle, iki uyaran sanki aynı anda ve birleşik gibi (senkronize olarak) algılanıyordu. Sanki bir nesne yüzün yanından geçerken biraz rüzgar oluşturuyormuş gibi bir his algılanıyordu. fMRI kullanılan deneylerde bilim insanları deneklerin yüzünün her iki tarafına da sadece dokunsal, sadece görsel, senkronize edilmemiş hem dokunsal hem görsel, ve senkronize edilmiş hem dokunsal hem görsel uyaranlar gönderdiler. Bilim insanları hazırlamış oldukları makalelerinde bir düzineden fazla beyin bölgesinin, yanallaştırılmış çok duyarlı uyaranların yanallaştırılmış duyarsız uyaranlara kıyasla daha güçlü bir şekilde tepki verdiğini belirttiler ve çoklu duyusal uyaranlardaki yanıtın, senkron algılandığında daha da güçlendiğini ifade ettiler.
Araştırma, Ulusal Sağlık Enstitüleri (R01 MH081990), Royal Society Wolfson Araştırma Değer Ödülü (İngiltere), Wellcome Trust (İngiltere) ve UC San Diego Yenilik Öncüsü Bilim İnsanları Programı Proje Ortaklığı tarafından desteklendi.
Kaynak: Science Daily