Afrikalı Amerikalı bir bilim insanı olan Alice Augusta Ball, 1894 yılında Seattle, Washington’da doğdu. Orta sınıf bir ailesi vardı ve hem annesi ve babası hem de büyükbabalarından bir tanesi fotoğrafçıydı. O zamanlarda, fotoğrafları yıkamak ve basmak kimyasal olarak karmaşık bir süreci gerektiriyordu. Alice çocukluğu boyunca ebeveynlerinin bir şeyleri karıştırıp işlemlerden geçirdiğini gördü ve belki de onun kimyaya duyduğu ilgi buradan geldi.
O Washington Üniversitesi’nde hem ilaç kimyası hem de eczacılık okudu ve ilk bilimsel makalesi de bir üniversite öğrencisiyken Journal of the American Chemical Society’de yayınlandı.
Ball ailesiyle birlikte kısa bir süreliğine Hawaii’de yaşadı. Aile buraya onun büyükbabasının artrit hastalığına iyi gelebileceği umuduyla taşınmıştı. Burada master programlarına başvurular yaptığı sırada, şu anda bir üniversite olan College of Hawaii’den burs teklifi aldı ve kimya okumak için bu okula gitti.
Ball’un Kava bitkisi üzerine yazdığı tezi, o zamanlarda Hansen hastalığı (cüzzam) için var olan tek tedavi olan şolmgra yağı üzerinde çalışmalarda bulunan Dr. Harry Hollman’ın dikkatini çekti. Yağ deri üzerine uygulanıyor, deri altına enjekte ediliyor veya ağızdan alınıyordu ancak tüm bu kullanım yollarının tedavinin etkinliğini zora sokan yan etkileri vardı. Hollman Ball’dan yağı suda çözünebilir hale getirmenin bir yolunu bulmak için kendisiyle beraber çalışmasını istedi.
Ball’un Keşfi Sayesinde İlk Kez Hastalar Hastanelerden Taburcu Edildi
O zamanlarda cüzzam tehisi konan insanlar toplumdan dışlanıyor ve genellikle tek başlarına ölüyordu. Hastalığın bulaşacağı korkusu toplumda çok büyüktü bu nedenle hastalar gizleniyordu. Ball yağın daha kolay enjekte edilmesi ve emilmesi için, onu kimyasal olarak değiştirip suda çözünebilir bir hale getirmenin bir yöntemini buldu. Bu yöntemin başarısı, ilk kez hastaların hastaneden taburcu edilmesi ve ailelerine geri dönmesine izin verilmesiyle sonuçlandı. Ama Alice Ball, elde ettiği sonuçları yayınlayamadan 1916 yılında hayatını kaybetti. Ama yaptığı keşif için ona hakkı teslim edilmedi ve bu keşif ondan çalındı, ta ki 1922 yılındaki bir yayında Hollman bu durumu düzeltene ve Ball’a hakkını teslim edene kadar. Ama sonra, Hawaii Üniversitesi’ndeki arşivciler ve kütüphaneciler onun okul arşivlerindeki çalışmalarını arayıp buluncaya dek Ball’un başarısı yine unutuldu. O araştırmacılardan biri olan Paul Wermager, Ball’un hayatını ve çalışmasını anlatan The Ball Method isimli kısa film konusunda film yapımcılarına yardım etti. Bu filmin ilk gösterimi, Şubat 2020’de 28’inci Pan African Film Festivali’nde yapıldı.
Orijinal makale: JSTOR